Covid-19 ile birlikte B2B Platformlarda Tedarik Zinciri Yönetimi
2019 yılının son aylarında Çin’de başlayan Covid-19 salgını, hiç beklenmedik bir şekilde global salgına dönüşerek 65’den fazla ülkeyi etkilemiş durumda. İşin insan sağlığı tarafı ile ilgili konu başlıklarını bir tarafa koyarsak, imalat sektöründe daha önce kimsenin karşılaşmadığı sorunlarla baş etmek zorunda kalan sürecin içerisine girmiş bulunuyoruz.
Hepinizin bildiği gibi Çin, küresel tedarikçi olarak son 30 yıla damgasını vurmakta olup, ağırlığı her geçen gün artmaktadır. Deloitte tarafından hazırlanmış olan “Tedarik Zinciri Riskinin ve Kesintilerinin Yönetimi” raporunda salgının başlangıç noktası olarak kabul edilen Wuhan’ın elektronik, biyoloji, ilaç, otomotiv, demir çelik olmak üzere birçok endüstride tedarik merkezi olduğu, Fortuna Global Listesindeki onlarca firmanın veya tedarikçilerinin, Wuhan’dan ürün temin ettiklerini yaşanan salgın ile birlikte tedarik zincirindeki bozulmaların işlerini olumsuz etkilediği paylaşılmaktadır.
Yaşanan krizle birlikte tedbirler alınarak sorunu gidermeye çalışmakla birlikte dijitalleşmenin günümüz dünyasında vazgeçilmez bir değişim olacağı ön plana çıkmış gözüküyor. Tedarik zincirindeki oyuncuların görünürlüğü, şeffaflığı, anlık kapasitelerinin takibi vs başlıklar dijitalleşme ile birlikte hareket alanını genişletecek, doğru zamanda doğru verilerin alınmasına yardımcı olacaktır.
Alternatif tedarik kaynaklarını temin edip etkinleştirmek, çok kaynaklı anahtar girdileri, ikincil tedarikçiyi etkinleştirmek için hızlı hareket etmek önemli hale gelmiştir. Fırsatlar için eko sistem içerisinde hammadde ve ortak kaynak havuzlarının, geçmişte Çin’in uyguladığı ve başarılı olduğu bir sistem olup, bu konudaki dijitalleşme şirketlere benzer başarıları da getirecektir. Yaşanan krizde Çin’den tedarikte etkilenen şirketler, dünyanın etkilenmeyen bölgelerinde alternatif tedarikçiler belirlemek önemli olacaktır. Alternatif kaynak kullanımı pazarları, tedarik zinciri ve üretim uzmanlığına göre büyük ölçüde değişecektir.
Bir zorunluluk olarak gelişen yeni tedarik zinciri modeli ile tedarik zincirleri son derece sofistike hale geldi ve birçok şirketin rekabet gücü için hayati önem taşımaktadır. Yeni tedarik zinciri teknolojileri ile uçtan uca görünürlüğü arttıran, ek yük olmadan oluşacak çevik ve esnek risk yönetimi açısından platformlar önemli bir alt yapı sağlamaktadır. Her bir tedarikçinin ayrı ayrı uğraşması gereken dijital alt yapılar, platformlar sayesinde kullanıcılara uygun şartlarda kullandırılabildiği gibi görünürlüklerini de arttırmaktadır. Dijitalleşme ile ilgili güncellemeler yine platform yapılar üzerinden anlık olarak yapılmaktadır.
Bilgi ve iletişimdeki gelişmeler teknoloji, tedarik zincirinde evrim yaratmaktadır. IoT, bulut gibi teknolojiler bilgi işlem, 5G, AI, 3D baskı ve robotik dijital tedarik ağını etkinleştirmek herkesin geleceğini belirleyecek kritik başlıklar olacak. Değişen iş ortamı her türlü teknolojiyi ve dijitalleşmeyi daha da gerekli kılıyor.
Dijital tedarik ağının nasıl oluşturulacağına ilişkin ayrıntılar endüstri sektöründen sektöre ve hatta şirketten şirkete değişmekle birlikte, bundan kaçınılamayacağı bir gerçektir. Dijitalleşme risk yönetimi perspektifinden bakıldığında “esnek” bir tedarik zinciri oluşturarak riskleri azaltmak ve aynı zamanda beklenmeyen tedarik zinciri sorunlarından kurtularak yeni düzene hızla uyum sağlamak platform teknolojileri çok daha hızlı ve uygun maliyetlerle gerçekleşebilecektir.
Tezmaksan tarafından yaklaşık dört yıldır üzerinde çalışılan Parkurda.Com platformu , yaşanan salgında tedarik zincirinin önemli bir oyuncusu olacaktır.
